Güney Amerika’nın incisi olarak nitelendirilen Ekvator, muhteşem doğası ve özgün kültürel mirası ile görenleri adeta kendisine hayran bırakıyor.
Amazon ormanları, eşine az rastlanır nitelikte canlı popülasyonu, volkanik arazileri, şelaleleri ve yağmur ormanlarıyla ünlü olan bu cennet ülkeye seyahat oldukça sıradışı bir deneyim…
Güney Amerika’nın batı kısmında yer alan Ekvator, Pasifik Okyanusu’nun kıyısında bulunan bir ülke. Başkenti, Unesco Dünya Kültür Mirası Listesinde yer alan Quito olan ülke, gerek tarihi gerekse doğası ile ziyaretçilerine ekvator sıcaklığında bir tatil deneyimi vaat ediyor. Ekvator’a Türkiye’den direkt uçuş olanağı bulunmuyor, ancak Avrupa’dan aktarma yapılarak buraya ulaşılabiliyor. Bu eşsiz ülkenin en büyük özelliği ise coğrafi açıdan önemli bir değere sahip olan Ekvator Çizgisine adını vermesi…
0 enlemi…
Türkiye’nin üçte bir yüzölçümüne sahip olan Ekvator’da Birçok destinasyona uçakla sadece 1- 1,5 saatlik bir seyahatle ulaşabiliyorsunuz. Ülkede sadece 25 dakikalık bir seyahat yaparak bir anda kendinizi çok farklı bir coğrafyada bulabiliyorsunuz. Bir anda kıyı şeridinden 3 bin metre yükseklikte yer alan bir bölgeye ulaşabiliyor, yine yarım saatlik başka bir seyahatle kendinizi Amazon ormanlarında buluyorsunuz…
Ülkede; Sahil şeridi Amazonlar ve Ant dağları olmak üzere üç ana bölge var. Bu bölgeler doğası ve tarihi farklılıklarının yanı sıra kültürel çeşitlilikleri ve etnik grupları bakımından da oldukça farklı…
Ekvator’un iklimi de kültürel özellikleri gibi oldukça çeşitlilik gösteriyor. Ülke geneline nemli tropikal iklim hakimken, Pasifik kıyısında oldukça yağışlı bir iklim olan tropikal iklim görülüyor. Ülkenin iç kesimlerinde ise yüksekliğe bağlı olarak yer yer karasal iklim görülüyor. Resmi dili İspanyolca olan ülkede halk arasında Kızılderili dilleri de yaygın olarak kullanılıyor.
Dünya’nın tam ortası…
Coğrafik açıdan önemli bir değere sahip olan Ekvator Çizgisi şüphesiz ki ülkenin en çok ziyaret edilen bölgesi. Başkent Quito’nun yaklaşık 24 km kuzeyinde bulunan ekvator çizgisi “Museo de Sitio Intinan” adında bir müzeye ev sahipliği yapıyor. Ekvatorlu bir ailenin bu bölgede yerel bitkiler yetiştirmesi ve yerel kültürel değerlerin sergilenmesi amacıyla oluşturduğu müze, başlarda açık hava müzesi şeklindeymiş sonrasında ise açık hava müzesine ilaveten farklı bir müze çalışması da yapılmış. Burada ekvator çizgisinin her iki yanında su akışının farklı olduğunu gözlemleyebilirsiniz. Ekvator çizgisi yer çekiminin en yüksek yer olması sebebiyle de yumurtanın bir çivinin başında dik tutulabilmesini gibi oldukça farklı gösteriler izleme şansınız da mevcut…
Açık hava müzesinin etrafında Latin Amerika’daki pek çok ülke tarafından hediye edilen çok sayıda totem bulunuyor. Ayrıca ekvator çizgisinin yakınlarında bir güneş saati de mevcut. Bu saatin özelliği ise eski dönemlerde bu saate göre bitkilerin ekim ve hasat zamanlarının belirlenmesi…
Unesco Dünya Kültür Mirası Listesinde yer alan bir başkent
“Quito”
Ülkenin başkenti olan Quito birçok kültürel zenginliğe de ev sahipliği yapıyor. Bu özelliği ile Unesco Dünya Kültür Mirası Listesinde yer alan şehir, Arnavut kaldırımlı dar sokaklarının yanı sıra modern ve etkileyici bir mimarisiyle de mükemmel bir sentez oluşturuyor…
Tarihi ve modern mimari meraklıları için biçilmiş kaftan olan şehir, dini yapıtlarıyla adeta göz dolduruyor. Muhteşem mimarisi ile Basilica del Voto, El Sagrario Kilisesi, mükemmel bir taş işçilik eseri olan altın varaklı La Compania Jesuit Kilisesi ve yenidünyanın en büyük dini yapıtlarından biri olan San Francisco Kilisesi bu şehirde mutlaka ziyaret etmeniz gereken yerler arasında. Ayrıca Quito’nun muhteşem manzarasını seyredebileceğiniz Panecillo Tepesi ise sizi dinginliğe davet ediyor…
Yağmur Ormanları ve Amazon Havzası…
Ekvator’un en büyük özelliği ‘doğanın yaşam hakkını’ tanıyan ilk ülke olmasıdır. İnsana olduğu kadar doğaya da verdiği yaşama hakkını 2008’de anayasasına koyan bu doğa harikası ülke, bulunduğu coğrafyanın Amazon Havzasında olması nedeniyle pek çok farklı türe ev sahipliği yapıyor. Oldukça nemli bir atmosferde rehberler eşliğinde yapacağınız Amazon geziniz esnasında nemli tropikal iklim eşliğinde birçok canlı türünü gözlemleyebilirsiniz.
Başkent Quito’ya 30 dakikalık uçuş mesafesinde bulunan Coca şehrinde de sizi sıra dışı bir deneyim bekliyor. Coca’dan kanolarla yapacağınız bir yolculuk sonrası Yağmur Ormanları’nın farklı atmosferinde yürüyüş yapabilir, dilerseniz birçok hayvan türüne ev sahipliği yapan Pilchicocha gölünde gezintiye çıkabilirsiniz…
Adrenalin yüklü aktiviteler…
Ekvator şelaleleri ve vadileriyle de ziyaretçilerine paha biçilmez deneyimler sunuyor.
Burada Pailon del Diablo, Manto de la Novia ve San Pedro Şelalelerini ziyaret edebilir. Şelale etrafında orman içi yürüyüş yapıp, halatlarla bağlı tahta köprülerden geçebilir, Tarabita (açık teleferik) adlı teleferiklerle şelale ve derin vadiler boyunca gidip gelmek gibi adrenalin yüklü çeşitli aktivitelerde bulunabilirsiniz.
Ekvator Mutfağı
Tarımsal olarak oldukça zengin çeşitliliğe sahip olan Ekvator’un Güney Amerika’nın baharatlı mutfağı ile etkileşimi ortaya oldukça zengin bir mutfağı çıkarmış.
Ekvator’un en ünlü yemeği ise avakado, patates ve peynirle yapılan “Locro de papa” ve deniz ürünlerinden yapılan bir kokteyl olan “Ceviche” dir. Pasifik okyanusuna kıyısı olması bakımından kıyı kesimlerinde deniz ürünleri çeşitliliği oldukça fazla olan ülkede karides ve istakoz da favori yiyecekler arasındadır. Ayrıca geleneksel yöntemler kullanılarak pekmezden yapılan Melcocha isimli şekerlemelerin tadına bakmayı da ihmal etmeyin…
Mutlaka gezin…
Kolonyal tarz mimarinin görebileceğiniz en güzel örneklerine sahip olan “Cuenca” şehrini,
Farklı türde birçok kelebeği gözlemleme şansınız olan kelebek evini,
Cayamb’da bulunan gül bahçelerini,
Cuicocha Krater Gölü’nü mutlaka gezin…
Farklı bir deneyim…
Papallacta’nın termal havuzlarında yüzmek oldukça farklı bir deneyim olacaktır. Ayrıca bu bölgede Antisana, Cotopaxi ve Cayambe Volkanları manzaralı kısa bir yürüyüş yapabilirsiniz.
Otavalo Kızılderili pazarındaki yerli halk ile alışveriş yapmak da sizin için oldukça farklı bir deneyim olacaktır.
Devil’s Nose’a (Şeytan Burnu) Alausi’de yapacağınız adrenalin dolu tren yolculuğu ise ziyaretinize heyecan katacaktır.
Galapagos Adaları
Ülkenin dördüncü bölgesi olan Galapagos Adaları büyük okyanusta yer alan bir adalar topluluğudur. Unesco’nun dünya mirası listesinde yer alan adalar 14 büyük, 8 küçük ada ve 40 da minik adacıktan oluşuyor. Adaların yüzde 97’si milli park ilan edilmiş bundan dolayı adalarda toplam 25 bin kişi yaşıyor.
Galapagos Adaları birçok biyolojik türe ev sahipliği yapması bakımından da önemli bir yere sahip. Bunun en somut örneği ise Charles Darwin’in Evrim Teorisi’ni bu adalarda yaptığı araştırmalar sonrasında kaleme almış olması… Adaların canlı çeşitliliğinde özellikle dev kaplumbağalar oldukça ilgi çekici…
Doğa yürüyüşü, tırmanış, dağ bisikleti ve zengin su altı dünyası ile birçok etkinliği gerçekleştirebileceğiniz adalarda birçok aktif volkanik yanarda da bulunuyor.
