Cinsel istismar, bir çocuğun erişkin ya da kendisinden en az beş yaş büyük bir diğer kişi tarafından cinsel bir amaç ya da tatmin için kullanılması; ya da çocuğun cinsel içerikli bir eyleme dahil edilmesi olarak tanımlanabilir. Cinsel istismar çocukla fiziksel teması olduğu ya da olmadığı şekillerde ortaya çıkabilir!
Çocuklarda cinsel istismar toplumun her kesiminde, her türlü sosyal çevrede ve aile yapısında görülebilen önemli bir ruh sağlığı problemidir. Cinsel istismar çocuk, aile ve toplum açısından çok önemli psikolojik, ahlaki ve hukuki sonuçlar doğuruyor olmasına rağmen, ailelerin ve toplumun bu konuda yeterli bilinç düzeyine sahip oldukları söylenemez. Cinsel istismar fark edilmesi zor bir durum olabilir. Bu konuda yapılan araştırmalar bildirilen ve fark edilen cinsel istismar vakalarının gerçekte var olanın çok daha azı olduğunu belirtmekte ve birçok istismar vakasının fark edilmeden ya da fark edildiği halde bildirilmeden yıllarca sürüp gittiğini ortaya koymaktadır!
“Kız çocukları daha fazla cinsel istismara maruz kalıyor”
Çocuk cinsel istismarı hemen her yaşta olabilmekle birlikte en sık 7-13 yaş arasında meydana gelmektedir. Çocuğun yaşının küçük olması cinsel istismara maruz kalmayacağı ya da istismarcıların çok küçük çocukları tercih etmeyecekleri anlamına gelmez. Kız çocukları erkek çocuklara göre daha sık cinsel istismara maruz kalmakla birlikte, erkek çocukların da cinsel istismara maruz kalabileceği unutulmamalıdır.
“Cinsel istismarın en ağır şekli aile içi cinsel istismardır”
Cinsel istismarın en ağır ve acımasız şekli ailede cinsel istismardır. Burada genellikle baba-kız ya da erkek kardeş-kız kardeş şeklinde bir ilişki söz konusudur. Aile içi istismarda çocuk, genellikle anne babasını ya da kardeşlerini kaybetmekten korktuğu için bu durumu dile getirmeyebilir. Diğer taraftan istismarı bilen anne ya da kardeşler aile bütünlüğünün bozulmaması için bu durumu inkar edebilir ya da sessiz kalabilirler. Böyle bir durum istismarcıyı cesaretlendirebileceği gibi, çocuğun yaşadığı travmanın derinleşerek devam etmesine yol açacaktır.
“Uzun süreli cinsel istismara maruz kalan çocukların gelişimleri olumsuz etkilenir”
Hiçbir çocuk cinsel istismarın yarattığı travmayla baş edebilecek güçte değildir. Cinsel istismar devam ettiği sürede çocuğu etkilemekle kalmayıp yıllar geçtikten sonra bile etkileri devam etmektedir.
Uzun süreli cinsel istismara maruz kalan çocukların bedensel, cinsel, zihinsel ve ruhsal gelişimleri olumsuz etkilenmektedir. Bu çocuklar içe kapanık, insanlara ve kendilerine güvenmeyen, kendilerini değersiz hisseden çocuklar olmakta, erişkin yaşamlarında önemli zorluklar yaşayabilmektedirler.
Cinsel istismara maruz kalmış çocuklarda birçok psikiyatrik bozukluğun yanı sıra erişkinlik döneminde intihar girişiminde bulunma sıklığı da artmaktadır.
“Ebeveynlerin bilinçli olması gerekir”
Cinsel istismara maruz kalan çocuklarda birçok duygusal, davranışsal ve bedensel belirtiler gözlemlenebilir. Cinsel istismara maruz kalan çocukların çoğunda bedensel belirti bulunmamakta ve çocukların önemli bir kısmı cinsel istismara maruz kaldığını dile getirememektedir. Bu durumda ebeveynlerin cinsel istismarın duygusal ve davranışsal belirtileri hakkında bilinçli olmaları gerekmektedir.
Cinsel istismar vakalarında belirtiler değişkenlik gösterebilir ve bütün istismar vakalarında ortak olarak gözlemlenen belirtilerden bahsetmek çok zordur! Cinsel istismarın varlığına dair en önemli şüphe, çocuğun böyle bir duruma maruz kaldığını dile getirmesidir. Bir çocuğun cinsel istismara maruz kaldığına dair yalan söylemesi beklenir bir davranış değildir. O yüzden çocuğun böyle bir ifadesi olursa ciddiye alınmalı ve araştırılmalıdır.
“Çocuklar, yaşına uygun şekilde bilgilendirilmeli ve eğitilmelidir”
Çocuğun kendini savunma ve ifade etmekteki zorluğu veya yetersizliği cinsel istismar için en önemli risk faktörüdür! Diğer bir risk faktörü ise çocuğun cinsellikle ve kendi vücudu üzerindeki haklarıyla ilgili yeterli bilgiye sahip olmamasıdır.
Çocuklar gelişim dönemi boyunca cinselliğe karşı ilgi ve merak sahibi olabilirler. Çocukların cinsellik hakkındaki bu ilgi ve merakları kötü niyetli kişiler tarafından istismar edilebilir.
Çocuğu cinsel istismardan korumanın en önemli yolu, yaşına uygun bir şekilde bilgilendirmek ve eğitmektir. Çocuğun bu konudaki eğitimi ebeveynin ve toplumun çocuğa karşı öncelikli görevleri arasında olmalıdır.