Türk Kızılay İstanbul İl Başkanı Kadem Ekşi’nin kaleme aldığı “Depremler Dirençli Şehirler ve İstanbul” kitabının lansmanı, bugün Türk Kızılay İstanbul İl Merkezi’nde geniş katılımla gerçekleşti. Kitaptan elde edilecek tüm gelirin Kızılay’a bağışlanacağı lansmanda Türk Kızılay Genel Sekreteri Yusuf Ramazan Saygılı, Türk Kızılay İstanbul İl Başkan Yardımcısı Burcu Kösem, Türk Kızılay İstanbul İl Yönetim Kurulu Üyeleri Dr. Aynur Görmez, Gül Yetkin, Haşim İskender, Kadir Gurbetçi, Mahmut Baş, Türk Kızılay Yönetişim Ofisi Başkanı Dr. Şemsi Kamile Canbay, Türk Kızılay İstanbul İlçe Şube Başkanları, ayrıca İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdullah Karaman, İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, THY Genel Müdürü Bilal Ekşi, İBB Meclis Başkan Vekili Zeynel Abidin Okul, MMG Genel Başkanı Bülent Şen, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Levent Yazıcı hazır bulundu. “Depremler Dirençli Şehirler ve İstanbul” kitabıyla alışılagelmiş afet yönetim anlayışı yerine, riski azaltma ve dolayısıyla afeti ve afetin etkilerini en aza indirgemeye dayalı farkındalık oluşturulması amaçlanıyor. Ülkemizde arama, kurtarma ve yardım organizasyonuna dayalı afet yönetim anlayışında gerek sorumlu ve ilgili kurumların yaklaşım ve uygulamalarında gerekse kurumlar arası hedef birliği, uyum ve koordinasyonda birçok sorunun mevcut olduğunu belirten Kadem Ekşi, afet olmadan önce yapılması gerekenlere dikkat çekti.

‘‘Kamuoyu tiranlığına direnmemiz gerekiyor’’
Kitap hakkında bilgi veren ve on binlerce can kaybı ve yaralanmaya, ayrıca milyarlarca lira maddi kayba neden olabilecek doğal tehlikelerin gelişmiş dünya ülkelerinde olduğu gibi ülkemizde de afete dönüşmeden önlenmesinin mümkün olduğunu söyleyen Ekşi; aynı zamanda dirençli birey, dirençli toplum, dirençli kent ve dirençli kurumların oluşturulması gerektiğini belirtti. Afetlerin önlenmesi hedefiyle oluşturulacak strateji ve politikaların geliştirilmesinin sürdürülebilir kalkınma içinde önem arz ettiğini belirten Türk Kızılay İstanbul İl Başkanı Kadem Ekşi; “Kitabım, tüm bu unsurlara yönelik bazı çözüm önerileri sunmakla birlikte, afetin önlenmesi veya olası bir afetin en azından acil durum seviyesinde kalarak yönetilebilir olması için paradigma değişikliğine işaret etmesi açısından önem taşıyor. Ülkemizin afet direncini yükseltmek ya da afetleri önlemek istiyorsak Bertrand Russell’ın ifadesi ile mutlaka ama mutlaka kamuoyu tiranlığına direnmemiz gerekiyor. Ya bilimsel gerçeklerin çilesine talip olup enkaz altında kalmayacağız ya da alışılagelmişliğin konforunda devam ederek ‘ölü ya da diri’ enkazdan çıkartılmayı bekleyeceğiz. Tercih bizim” şeklinde konuştu.