Züleyha Özgül, anne olmayı çok anlamlı bir cümleyle tanımlıyor: Annelik kadının tekrar varoluşudur. Hem başarılı bir iş kadını, hem de her daim çocuklarına aile hayatına öncelik veren bir anne Züleyha Özgül. Eşinin desteğini her fırsatta söylemekten gurur duyuyor, çocuklarını yetiştirirken vicdan ve ahlak kavramları üzerinden yol haritasını çiziyor. Züleyha Özgül ile aile hayatı, hayatımın anlamı diye bahsettiği çocukları üzerine keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.
Hayatınızda tüm alanların sağlam bir dengede olduğunu görüyoruz. Eşinizin hem profesyonel iş arkadaşı hem de en büyük manevi desteğisiniz. Bu durum sizde nasıl bir duygu yaratıyor?
Hayattaki en büyük kuralınız aile olduğunuz vakit ev ve iş hayatınızı denge içinde yönetmek ve bu dengenin içinde tüm sevdiklerinize vakit ayırmak oluyor. Ben öncelikle eş ve anneyim. Bu benim asla vazgeçmeyeceğim en büyük duygum. İş hayatında aynı zamanda da eşimle yan yanayız. Bu aslında bizim ilişkimizi daha da güçlendiren bir durum oldu, çünkü onun tüm duygularını anlayabiliyor ve desteğimizi birbirimize daha da fazla gösterebiliyoruz.
Günümüzün ‘Çocuk da yaparım, kariyer de’ mottosunu gerçekte başaran kadınlardansınız. Sizi böylesine güçlü kılan şeyin özünde ne var?
Bu söz gerçekten başarılması öyle kolay bir durum değil. Bunu başaran, kariyerini ve çocuklarını aynı zamanda büyüten birçok kadın var. Öncelikle onlara duyduğum saygı, çok başka. Ben biraz daha bu konuda rahat, çalışan ve esneklikleri olan bir iş kadınıyım. Kendimi bu konuda biraz bu gruptan ayırmalıyım. Eşimin desteği ve yan yana olmamız sebebiyle ben bunu daha kolay başarabildim.
Annelik Kadının Tekrar Varoluşudur
3 çocuk annesi olarak, anneliğin size kattığı en büyük şey neydi?
Annelik bir kadının tekrar varoluşudur. Sadece bedeninizdeki fiziksel değişimin yanında aslında ruhunuz, aklınız ve de duygularınız tekrar yeniden oluşuyor. Benim çok sevdiğim bir söz var: Ben bu hayatta en çok anne olmayı sevdim. Bunun için Allah’a çok şükrediyorum. Üç çocuğum var; bunlar benim hayatımın anlamı o yüzden de her anım şükretmekle geçiyor.
Çocuklarınızı eğitirken en önem verdiğiniz noktalar nelerdi?
Çocuklarımın en başta vicdanlı ve ahlaki değerleri yüksek olan duygularının tam olması için çaba sarf ediyorum. Onlara sevgi ve aile kavramının hayattaki en büyük öncelikleri olması, sonra kişinin istediği her şeyi başaracağını anlatmaya çalışıyorum. Bunların yanında eğitim hayatlarında da bir anne olarak yol haritalarını tabi ki de çiziyorum.
Önceliğim Her Zaman Ailem
Yoğun iş temponuz arasında ailenize zaman ayırabiliyor musunuz? Ailecek keyifle yapmayı sevdiğiniz rutinleriniz var mı?
Çalışan kadın olarak ben şanslı olan grup içindeyim. Çünkü iş hayatımı kendime göre programlayabiliyorum. Tabii bir de eşimle birlikte olunca benim için durum daha da kolaylaşıyor. Benim için her zaman önceliğim ailem. Biz birbirine çok zaman ayırabilen ve birlikte zaman geçirmeyi çok seven bir aileyiz. Bizde en büyük kurallardan birisidir bütün hafta sonu birlikte olunur.
Modayı takip eder misiniz? Gardırobunuzda vazgeçilmez gördüğünüz parçalarınız var mı?
Modayı tabi ki takip etmeye çalışıyorum, ama her moda olan benim gardırobumda olmuyor. Ben kadınların bir süre sonra kendi modasını yani kendi tarzını ve imajını oluşturduğunu düşünüyorum. Benim de vazgeçilmezlerin var tabi ki klasikleşen ve asla vazgeçmediğim.
Ataol Behramoğlu’nun ‘Yaşadıklarımdan Öğrendiğim Bir Şey Var’ dediği gibi, size sorsam; hayatın size öğrettiği en büyük şey nedir?
Hayatın kendisi bir öğretiler zinciri… Ben de yaşadığım her an yeni şeyler öğreniyorum ve de öğrenmeye devam edeceğim.
